11 Ağustos 2007 Cumartesi

aman doktor


ahmet ve cengiz beyler: devonun hekimleri.








kuzuyu caartlak kebabı gibi tutan baba, evladına oyuncak bebeğini sevmeyi caartlak kebabı gibi de olsa aşılamıştır.
evet, bir zamanlar gözlüklü idi yarim ve de hala da zaman zaman sakallı.



işte böyle. ben de dedim ki "madem çok acılar çektin, kendimi senin yerine koyup yaşadıklarını anlamaya çalışacağım: seviyorum seni."
bakmayın güldüğümüze...

mandal model

mandal model kız bu, tam kıçını burmalık. öptüm öptüm sevdim ben bunu!
bu arada mandal oyunu pek çok anneyi en az bir 15 dakika özgür kılabilir. ben tavsiye ederim. parmağını sıkıştırınca ağlıyor yalnız.


kuşak -1 ile kuşak +1. sıfır noktası olarak kendimi aldım. annem, devroş, ero ve iro! çok güzel di mi hepsi de?

bizde, bu kış. devonun süveteri serpil teyze tarafından örülmüştür. eronun kıyafetlerine de dikkat, bu yaz bize intikal etti!

hamakta


annemin bahçesinde. 2006 haziranı. ali'nin ısırıklarını acı defterine yazmış, dinleniyor devroşkom.

karamürsel sepeti


"böyle poz veriyoruz ama hayvanlara da pek aşina değiliz, gagalamasınlar bizi bey!"
karamürsel, yeliz'in yeri. sene 2006. devo 1,5 yaşında olmalı. pek tomtini, şimdi çırpı çocuk modunda.

9 Ağustos 2007 Perşembe

devrim ve iktidar


cumhurbaşkanlığı seçimi beni çok düşündürüyor. siz oyunuzu kime vereceksiniz? cumhurbaşkanını halk seçmiyor mu? beni kandırmıyorsunuz değil mi? üveeeeeee!

ben de yazdım!

bu başlığı belki kimileri tanıyacak: celal bayar anılarını bu başlıkta yazmıştı. benimkinin anılar olmayacağı kesin zira pek çok şeyi unuttum hatta utanacak derecede unuttum. bunun nedenleri tartışılabilir ama burada değil.

uzun zamandır üniversiteden arkadaşım yaseminin www.cemuyurken.blogspot.com adresli blogunu, sardunyanın blogunu takip ediyorum. cok hoşuma gitti bu blog işi, imrendim ama bir yandan da imrenip bir işe başlamaktan ben imtina etmişimdir hep "a, bak benden gördü, yaptı." derler diye. imtina etme sebebimin fasaryalığı karşısında daha fazla da duramayacağım. duyan duysun, kimse duymazsa eş dost duyar. birbirimizi buralardan ağırlarız: bak sen şu dünyanın düzenine!

bin selam dostlar ve dost kalanlar! bendeniz burada neller neller yazacağım kimbilir? ben de merak ediyorum. arkası yarın, sabredemezsem bu akşam. devo uyuyunca!